Özgül Öğrenme Güçlüğü

Özgül öğrenme güçlüğü, nörogelişimsel bir bozukluktur. Normalin üstünde veya normal zeka seviyesine sahip çocukların, yaşlarına uygun standart testlerde okuma, yazma, bilgi işleme, yazılı ve sözlü anlatım gibi becerilerde normalin çok altında performans göstermesiyle tanı konulur. 0-6 yaş aralığında belirtiler görülebilir; ancak genellikle ilkokula başlamasıyla birlikte tam tanı konulur. Özgül öğrenme güçlüğü zihinsel yetersizlikle karıştırılmamalıdır ve zeka seviyesi ile doğru orantılı değildir. Öğrenme güçlüğü, çocuğun öğrenme potansiyeli ile gerçekleştirdiği performans arasındaki uyumsuzluk olarak değerlendirilmelidir.

Özgül öğrenme bozukluğunun nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte genetik etkenler ve sinir sisteminin işlevsel bozuklukları nedenler arasında kabul edilir.

Özgül öğrenme güçlüğünün belirtileri


Okul öncesi dönemde gözlemlenebilecek belirtiler:

  • Konuşmada gecikme
  • Nesnelerin veya eşyaların adını hatırlamada zorlanma
  • Diğer çocuklar için kolay olabilecek kavramları öğrenmede güçlük
  • İnce motor becerilerinin yavaş gelişmesi
  • Renkler, geometrik şekiller, sayılar ve ritmik saymaları öğrenmede zorluk
  • Kelime dağarcığının yaşıtlarından gözle görülür şekilde az olması
  • Dikkat ve hafıza gerektiren etkinliklerde zorlanma
  • Koordinasyon gerektiren etkinliklerde zorlanma

Okul döneminde görülen belirtiler:

  • Belirgin baskın el tercihi yapmada gecikme
  • Okumayı ve yazmayı öğrenmede güçlük
  • Çizgi takibi, harf boyutlarını ayarlama gibi yazım becerilerinde zorluk
  • Gün, ay, yıl, takvim, saat, çarpım tablosu gibi kavramları öğrenmede güçlük
  • Metin yazarken harfleri karıştırma, satır atlama, hece atlama gibi yazım yanlışları
  • Yavaş okuma ve okuduğunu anlamada zorlanma
  • Okuduğu metindeki olay örgüsünü hatırlamada güçlük
  • Benzer harf ve rakamları (m-n, s-ş, b-d) ayırt etmede zorluk

Özgül öğrenme güçlüğü çeşitleri

  • Disleksi: Okumada yaşanan güçlük olarak tanımlanır. Disleksi belirtileri arasında hece atlama, harflerin yerini değiştirme, okuduğunu anlamada zorlanma ve işitsel algı problemleri yer alır. Disleksi ilaçla tedavi edilemez; eksik olunan beceri alanında destek sağlanması ve sosyal, psikolojik destek alınması önemlidir.
  • Disgrafi: Yazmada ve yazılı anlatımda yaşanan güçlük olarak tanımlanır. Disgrafi, yazım yanlışları, dil bilgisi kurallarını uygulayamama ve yazılı anlatımda anlamlı bir bütün oluşturamama gibi belirtiler gösterir. Bu güçlükte uygun eğitimle yazma stratejileri öğretilmelidir.
  • Diskalkuli: Matematiksel terimleri, işaretleri ve sembolleri öğrenmede yaşanan güçlük olarak tanımlanır. Diskalkuli, diğer öğrenme güçlüklerine göre daha geç tespit edilebilir ve çoğunlukla 4. veya 5. sınıfta tanı konur. Diskalkuliye en iyi müdahale, matematiği somutlaştırmak ve problem çözme yöntemlerini detaylı anlatmaktır.
  • Dispraksi: Motor planlamada yaşanan güçlük olarak tanımlanır. Dispraksi tanısı alan çocuklar ince ve kaba motor becerilerinde koordinasyonu sağlamada zorlanır. Bu bozukluk, planlı eğitimle motor becerilerde önemli gelişmeler sağlanabilir.

Özgül öğrenme güçlüğünde kullanılan yöntemler

Özgül öğrenme güçlüğü tanısı alan bireylerin öğrenme ve öğretme süreci planlanırken bireysel performans ve öğrenme biçimleri dikkate alınmalı, yaşa ve özelliklere uygun etkinlikler seçilmelidir. Uygun strateji, yöntem ve materyaller kullanılarak öğrenme-öğretme süreci şu ilkelerle yapılandırılmalıdır:

  • Hedefe görelik: Öğrenme-öğretme süreci, derste ulaşılacak kazanımlara uygun olarak yapılandırılmalıdır.
  • Öğrenciye yönelik: Öğrenme süreci öğrencinin gelişim düzeyine, ihtiyaçlarına ve bireysel farklılıklarına göre düzenlenmelidir.
  • Yaşama yakınlık: Eğitim, gerçek hayatla ilişkilendirilerek işlevsel olmalıdır.
  • Somuttan soyuta: Bilgiler, çok sayıda duyu organını harekete geçirecek şekilde somut olarak öğretilmeli, sonra soyut aşamaya geçilmelidir.
  • Kolaydan zora: Öğrencinin kolayca yapabileceği becerilerden başlayarak aşamalı şekilde zorlaşacak şekilde düzenlenmelidir.
  • Bilinenden bilinmeyene: Öğrencinin bildiklerinden yola çıkarak yeni bilgileri öğrenmesi kolaylaştırılmalıdır.
  • Açıklık: Kazanımlar öğrenci açısından net, kolay ve anlaşılır bir dilde sunulmalıdır.
  • Etkin katılım: Öğrenci, öğrenme sürecinin planlama, uygulama ve değerlendirme aşamalarında aktif rol almalıdır.
  • Bütünlük: Öğrencinin bilişsel, sosyal ve duygusal alanlarının tamamının geliştirilmesine odaklanılmalıdır.

Okuma-yazma öğretiminde kullanılan Ses Temelli Tümce Yöntemi, harfleri sırayla öğreterek birleşim sağlamayı amaçlar. Bu yöntemde başarılı olamayan öğrenciler için Basara Yöntemi (hece temelli bir yöntem) alternatif bir metottur. Bu yöntemle önce ünlü harfler, ardından sessiz harfler öğretilir.

Okuma ve aritmetik, günlük yaşamda önemli becerilerdir. Diskalkuli tanısı alan öğrenciler için matematiksel kavramların somutlaştırılması ve eğitim programının bireysel hızlarına göre uyarlanması önemlidir. Günlük yaşam örnekleri, eğitici oyunlar ve esnek bir yaklaşım, öğrencilerin özgüvenini artırır ve matematikle olumlu bir ilişki kurmalarını sağlar.